31 Ekim 2009 Cumartesi

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ Mİ SUÇLU İRTİCACILARMI?

*Büyük iddialarla Küreselleşme rüyasını Dünyaya yutturan ama Krize toslayan ABD’nin, bu yaşadığımız süreçte eski saldırgan stratejilerini süsleyip insani bir tavır altına sakladığı görülmektedir.

Think Thank çalışmalarıyla yaratılan bu toplu durum bambaşka bir hava içinde sürüklenirken, alt planda gizli amaçlara yönelik faaliyetler de sinsice yürümektedir.

ABD’nin Dünya enerji bölgelerine yönelik geniş çaplı faaliyetler yürüttüğü ve önündeki engelleri yıkıp çıkarına uygun altyapı oluşturmaya çalıştığı da açıkça belli olmaktadır. Hal böyleyken, Ordu içine kadar sızmış bazı çevrelerin, şu sıralardaTSK ya karşı atağa geçmesi de dikkat çekmektedir.

*Hangi tarafta olduğunu sürekli belli ettiği halde, belli çevrelerde hala çağdaş olduğu iddia edilen isimler, kendi ordularına karşı fitne faaliyeti yürütmektedirler. Bu hangi güçlere hizmet ettiği karanlık çevreler bu sıralarda yine bir saldırı başlattı.

BU ÇEVRELERİN ORTAYA ATTIĞI İDDİANIN ÖZÜ ŞÖYLE.

Yazının girişinde iddia şöyle başlıyor;

‘’Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek imzalı, “gizli” ibareli “İrticayla Mücadele Eylem Planı”, HÜKÜMETİ ve Fethullah Gülen cemaatinin, başta ORDU içindekiler olmak üzere bütün mensuplarını hedef alıyor.

*Bu cümlede dikkatimi çeken ilk şey şu; Bu cümlede hedef, Fethullah Gülen cemaati ve başta Ordu içindekiler olmak üzere bütün mensupları gibi görülüyor. Bu metne göre ağırlık Fethullah cemaati ve ORDU içindeki uzantıları üzerinde, ama bu cümlenin başına HÜKÜMETİ eklenmiş…

Yani cümle şöyle olunca iş değişiyor; İrticayla Mücadele Eylem Planı, ‘’HÜKÜMETİ’’ ve Fethullah Gülen cemaatinin, başta ordu içindekiler olmak üzere bütün mensuplarını hedef alıyor.

*Peki, sizce bu Hükümete karşı tavır ve eylem, yani darbe ima eden anlatımın, Fethullah konusuna eklenmesinin sebebi nedir? Ben size söyleyeyim, böyle bir hazırlığın, Fethullah ve irtica ya karşı olması bir suç teşkil etmiyor, ama Hükümet eklenince Hukuka aykırı DARBE konumuna geçiyor ve soruşturmaya değer hukuk dışı bir konu haline geliyor.

Bu noktada Türk Silahlı Kuvvetlerini hedef alan bu belirsiz iddia, bu vurguyla Ergenekon soruşturmasına da bağlanabilir bir konuma yerleşiyor. Bu bağlamda Fethullah Gülen cemaatinin, başta ordu içindekiler olmak üzere bütün mensuplarını da çaktırmadan korumaya alıyor.

*Bu iddianın iddia sahipleri açısından en önemli tarafı da bu aslında. Bunların gerçek olup olmamasının hiçbir önemi de yok, çünkü ortaya atılan iddialar ispatlanmasa bile bu durum belli çevrelerin işine yarıyor.

Bu yolla Emperyalistlerle işbirliği içinde olan kişiler, Emperyalistlerin işlerini bozabilecek bazı kişileri senelerce tecrit edip susturabiliyor ve bu işin devamı var. Bu arada, Fethullah cemaatinin ORDU içine sızan uzantıları olduğu gerçeği ortaya çıkıyor ama Hükümet hiç oralı değil direk TSK ya bindiriyor ve soruşturmalar açılıyor Dursun Çiçek terfisini etkileyecek biçimde Paketleniyor

BU İŞLERİN ARKASINDA KİM VAR BİLİN BAKALIM.

Bu işlerin arkasında ABD’nin olduğunu anlamak hiçte zor değil aslında. Ergenekon soruşturmaları başlarken ABD cephesinden gelen tazyikleri ve soruşturmayı muvazzaflara derinleştirin komutlarını, Tuncay Güney Mit bağlantısı hatırlayınız. Ayrıca Saman yolu takımının hiç bitmeyen sonsuz gayretlerini görmemek mümkünmü bu konuda?…

İşin kötüsü ABD destekli bir cemaatinin ORDU içine sızan uzantıları olduğu gerçeğinin ayyukaya çıktığı halde dikkate alınmaması, bu konu hakikaten çok dikkat çekici ama işin bu kısmı ile ilgilenen yok. Üstelik, casusluk, vatana ihanet, yalan, gıybet, iftira olsa bile, arkada ABD olunca bu eylem ve faaliyetlerin hiçbir cezası yok gibi bir durum var.

Paraları kap holdingler kur, Medya kuruluşlarını ele geçir, Süper Devletlerle işbirliği içine girip kendi Devletine ve Ordusuna saldır, istediğin kadar iftira at, Kozmik Odasına gir, Gizli bilgileri CD lere kaydedip al git, Bilgileri iç et, Devlete ihanet içinde ol, cezası yok, yok, yok...

Üstelik birde Anayasa Mahkemesi tarafından Laiklik karşıtı hareketlerin odağı olduğu tespit edilmiş bir parti seni desteklesin. Burada en riskli ve önemli konu ise Kozmik Odalara girilip gizli bilgilerin CD'lere kaydedip alınmasıdır.

Ordu içine sızmış kesimlerin varlığı kesindir ve bu kozmik bilgilerin Kamu güvenliği Müsteşarlığı yapılanması içindede aktif olan CIA ya ulaştığını anlamamak için aptal olmak lazımdır.

Yok yok herhalde ben paranoya içindeyim, aslında bütün Kabahat Dursun Çiçek ve benzeri şerefli Devlet görevlilerin dedir. AB, ABD, Fethullah, Kuzey Irak ve Apo ile içli dışlı Bir siyasi Erk ülkeyi idare ederken bu Adamlar işi gücü bırakıp vatanı korumaya çalışıyor.

Saygılarımla

Yurtsever Yurttaş


Şu videoyu da bir seyrediniz...


Bu yazı 15 06 2009 tarihinde yazılmıştır... Devamı için:
http://yurtseveryurttas2.blogspot.com/2009/06/turk-silahli-kuvvetleri-mi-suclu.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder