21 Şubat 2011 Pazartesi

AKAPE İÇİNDEKİ ESKİLER, KİM KİMDİR... EKONOMİYİ ÇÖKERTEN ESKİLER KİMDİR?


Yurttaşlar Referandumdan aldıkları güçle Adalete ince ayar çekip teraziyi taşıyan iradenin gözünü açan ekip Emperyalistlerle birlikte arı gibi çalışıyor. Bu sıralarda kürsülerde konuşan ve yağcı Medyada Topyekûn neredeyse non stop yayınlanan zatın söylediklerini iyi dinleyiniz.


Bizden önce şöyleydi, bizden önceki Partiler böyleydi, Ekonomik kriz vardı Türkiye batıyordu biz düzelttik vs. diye eski Partileri suçlayan ifadeler kullanarak kendilerini kurtarıcı ilan eden bu zat, yine Seçimlere yönelik Milleti uyutmak için desteksiz sallıyor.


Bu işlerin aslı tabii ki böyle değil, öncelikle belirtelim o zamanlar yönetimde olan o partilerdeki bazı kişiler şimdi AKAPE de görevdedir. Hatta eskiden Bakanlık yapan birinden başlayarak bir kaçını söyleyeyim.


KÖKSAL TOPTAN: Milli eğitim bakanlığı yapmıştır.1963-1966 yılları arasında İstanbul'da Adalet Partisi'nin gençlik kollarında Başkanlık ve Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı ve aynı zamanda Milli Türk Talebe Birliği çalışmalarına katıldı.


Kasım 2002'de Adalet ve Kalkınma Partisi'nden Zonguldak Milletvekili seçildi ve TBMM Adalet Komisyonu Başkanı oldu.22 Temmuz 2007 seçimlerinde yeniden AK Parti'den Zonguldak Milletvekili seçildi. 9 Ağustos 2007'de TBMM Başkanlığı için yapılan ilk tur seçimlerinde 450 gibi rekor bir oyla TBMM Başkanlığına seçildi.


CEMİL ÇİÇEK: Anavatan Partisi kurucu üyesidir... 18. Dönem Yozgat, 20, 21, 22. Dönem Ankara Milletvekili. 18 ve 20. Dönem'de ( Turgut Özal, Yıldırım Akbulut ve Mesut Yılmaz hükümetlerinde) Devlet Bakanlığı, 22. Dönem'de Erdoğan AKP hükümetinde Adalet Bakanlığı yaptı. 23. Dönem'de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevine atandı.


ABDULKADİR AKSU: 9 Şubat 1984-18 Eylül 1987 tarihleri arasında Gaziantep Valiliği yapan Aksu, 29 Kasım 1987 tarihinde Anavatan Partisi'nden 18'nci Dönem Diyarbakır Milletvekili seçildi, Aralık 1987 tarihinde de Anavatan Partisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkan Vekili oldu.

31 Mart 1989 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na atanan Aksu, bu görevini 24 Haziran 1991 tarihine kadar yürüttü. Abdulkadir Aksu, 24 Aralık 1995'te ANAP Diyarbakır Milletvekili olarak tekrar Parlamentoya girdikten kısa bir süre sonra ANAP Grup Başkan Vekilliğine daha sonra da GAP'tan Sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirildi.


16 Ağustos 1996 tarihinde Refah Partisi'ne (RP) katılan Aksu, bu partide Genel İdare Kurulu üyesi ve Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Aksu, RP'nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra Fazilet Partisi'ne (FP) girdi.


FP'nin kapatılmasının ardından yeni kurulan AK Parti'ye katılan Aksu, bu partide Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürüyordu. Aksu, 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan seçimde İstanbul 3. Bölgeden milletvekili seçildi.


HÜSEYİN ÇELİK: 18 Nisan 1999 Milletvekili Genel Seçimlerinde DYP'den Van Milletvekili seçildi. 3 Temmuz 2001'de DYP'den istifa ederek AKP'nin kurucuları arasında yer aldı. Milletvekili seçildiği ilk yıl TBMM Başkanlık Divanı Üyeliğine seçildi. TBMM'de AKP Grubu oluştuktan sonra Grup Başkan Vekili oldu.


3 Kasım 2002 Milletvekili genel seçiminde yeniden Van Milletvekili olarak parlamentoya girdi. 58. Cumhuriyet Hükümetinde Kültür Bakanı olarak görev aldı. 59 ve 60. AK Parti Hükümetlerinde ise, Millî Eğitim Bakanı olarak yer almıştır.


Ak Parti Van milletvekili olan Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı görevinin ardından ise Başbakan Başdanışmanı olarak atanmıştır. Ak Parti MYK üyesi, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ak Parti Sözcüsü'dür.


ERTUĞRUL YALÇINBAYIR: 1970'lerde bir süre CHP içinde görev alan Yalçınbayır 80'li yıllarda Milli Görüş hareketine yakınlaştı. 1995'te Refah Partisi'nden Bursa milletvekili olarak TBMM'ye girdi, ancak kısa zaman sonra parti yöneticilerini eleştirmesi Milli Görüş'ten kopmasına neden oldu.


1999 genel seçimlerinde Anavatan Partisi'nden tekrar Bursa milletvekili olarak TBMM'ye girdi. TBMM 312. madde, Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanlık süresinin uzatılması gibi konularda ANAP yönetimiyle sorunlar yaşadı. 2001 yılında Anavatan Partisi'nden istifa eden Yalçınbayır Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kurucuları arasında yer aldı.


3 Kasım 2002 seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi'nden Bursa milletvekili seçildikten sonra Abdullah Gül başkanlığında kurulan 58. hükümette başbakan yardımcılığı görevinde bulundu. Adalet ve Kalkınma Partisi'nde 20, 21 ve 22. dönem Bursa milletvekilliği yapmıştır Ertuğrul Yalçınbayır.


Bunlar sadece bakanlardan bazıları, yine bu bakanlık yapmış kişileri ve Milletvekillerini inceleyin tamamına yakını eski dönemlerdeki partilerle yakın Bürokrat İdareci falan filan veya DPT elemanı. Yani eskiler denilen bir cümle uyanık zihniyetin içinden süzülüp gelen kişiler AKP'nin bu günkü iş bitirici ekibini oluşturuyor.


Bir kişiyi daha ilginç bir ayrıntı vakıa olduğu için eklemek istedim. Biliyorsunuz AKP 12 Eylül Darbesi ile hesaplaşma gibi palavraları Seçim vs. Kampanyalarında kullanan bir parti, şimdi aşağıya bir göz atınız.


AHMET İYİMAYA: Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Serbest Avukatlık, Türk Hukuk Kurumu Bilim Kurulu Üyeliği, TEMA Vakfı Kurucu Danışma Kurulu Üyeliği ve AKP 20, 21. Dönem Amasya, 23. Dönem Ankara Milletvekilliği yaptı. 1993'te daha sonra mecliste de tartışılan Aziz Nesin'in KENAN EVREN'e açtığı davada KENAN EVREN'in avukatlığını yapmıştır. TBMM Adalet Komisyonu Başkanı, AK Parti Ankara Milletvekili.


vs. vs.


O partilerin hatası sevabı, Emperyalistlerle işbirlikçilik derecesi, bize attıkları kazıklar vs. Tarihe kayıtlıdır ve ortadadır. Hayatımız onların yaptıkları dümenleri eleştirmekle geçti ama AKAPE kadar Din İmandan bahsedip Emperyalistlerle bütünleşen ve yağmayı yasallaştırıp Faşist eğilimler gösteren bir Parti görmemiştik.


Eski yada yeni, bu zihniyetin dümenleri ve bazılarının da beceriksizliği ortadadır ama onların beceriksizliğini ve aç gözlülüğünü kullananlar aslında Uluslararası Finans Kapital sistemidir. Yani malum zatın kürsülerden söylediği 2002 öncesi eski krizleri yaratan, esas olarak şimdi bu AKAPE lilerle birlikte çalışan ve bizi çaktırmadan soyan yapancı sermayenin sıcak parasıydı.


Bu büyük para, Ülke piyasasına girip nereye gitse o yatırım aracı artıyor, çıktığı araç dibe vuruyordu. Mesela dövize gitse döviz fırlıyor küçük yatırımcı da küçük hesapla peşine gidince tavana vuruyordu. Borsaya girince borsa fırlıyor çıktığı yatırım unsuru dibe vuruyordu. Şimdi AKAPE içinde olan kişilerinde aralarında olduğu imkan sahibi kişiler ve Servet sahibi bil cümle uyanıklar da bu hareketlerden servet yapıyordu.


Bankalar açık pozisyonda duruyor, bazen alım yapar gibi talep yaratarak artışı körüklüyor ama alımı yapmadan kapatıyorlardı. Bu yolla faizler o dönemde ayda %17 lere vurdu, bizi yediler ve ceplerini doldurdular. İşte bende bu dönemde çok içeri girdim ve borçlandım, ayda % 17 ye çıkan faizler altında resmen ezildim ve 2004 de işim bitti iki Aile şirketini kapattım...


Bu dönem Sadettin Tan Tan ın soruşturmaları ile kapandı... Bu kriz ve Post Modern Darbe ile AKPye ruhunu veren kişilere ortam hazırlandığı hep söylene gelmiştir. O dönemleri hocalarımızla bir incelesek, o Ekonomik soygun döneminde vebali olan ve bu AKP’lilerinde içinde bulunduğu bir sürü Vatan haininin listesini dökeriz.


12 Eylül 1980 Darbesi ile oluşan ortamda gelen Ana vatan partisinin Emperyalistlerin istediği sistematik alt yapıyı oluşturduğu bir gerçektir. Yukarıda anlattığım geçiş döneminin ve şimdiki sürecin alt yapısını oluşturduğu da malumdur.


AKAPE içindeki bir çok zevatın bazılarının Ana vatan Partisinin kurucularından kimisinin de içinde olduğu ya da Bürokraside kadrolarda aynı çizgide hizmet verdiği de kayıtlarda mevcuttur. Tahsil hayatlarının Emperyalistlerin rahlesinden geçtiği ve Emperyalist ülkelerde görev yaptıkları da görülecektir.


Halende Ana vatan Partisinin devamı olduklarını inkar etmemekte ve açıkça söylemektedirler. Neo liberal Ekonomi Politikaları, dört eğilim benzeri teşkilat yapıları ve Emperyalistlerle, kısaca Uluslar arası sermaye ile olan sıkı fıkı yapıları da tıpa tıp aynıdır.


Evet geçmişte bunları bize yapan, bizi soyan bu zihniyetin aç gözlü hırsını kullanan, Uluslar arası sermayenin sıcak parasıdır. Bizi silkeleyip sonrada kurtarıcı rolüne bürünüyorlar bu yolla yarattıkları kanaatleri kullanarak nihai hedeflerine varmak üzereler.


Kısacası bu zihniyetin eskisi yenisi yoktur ve her halleri kafa yapıları aynıdır. Bu uluslar arası güç şimdilerde bunları ortak tutmuş, özelleştirme ile her şeyimizi yağmalamış durumdadır. Ekonomiyi de bu sıralarda çalkantılardan koruyup düzgün havası veriyorlar.


Bu yolla bunları yani işbirlikçilerini kalıcı kılmak, halkta olumlu kanaat oluşturmak istiyorlar ve Seçimi de alarak beraber hedeflerine ulaşmak için Ekonomiyi düzeltip geçmişin pisliklerini temizleyen kurtarıcılar imajı yaratıyorlar.


Malum zatın övündüğü Merkez bankasında ki dolarlar da bu yabancı sermayeye kaçmak istediği zaman parasını çevireceği teminattır. Bunu yabancı sermaye gelmek için şart koşuyordu bu yüzden stoklanıyor. İMF ye 30 milyar dolarlık borcu düşürdük diyorlar, mallarımızı haraç mezat ucuza satıp aldıkları üç paranın bir kısmı ile yaptılar bunu 8 milyar dolar kalmış.


Bunu gerinerek söylüyor ama bu aslında eski bir plan ve özel sektörün Dünyadan aldığı 300 milyar dolar dış borca da Devleti yani bizi kefil etmiş durumdalar, bunu söylemiyor. Özel sektör bu kredilerin hesabını açık olarak vermek zorundadır. Devlette elindeki bilgileri açıklamak zorundadır, bu paraların ne kadar üretime, ne kadarı devlet tahvillerine, ne kadarı da ABD toksik varlıklarına gitmiştir?


Bunlara cevap vermezler, kısacası bunlar da palavra çok ve hepsi sıkı ve ince tezgahlarda dokunan palavralar. Ayrıca dediğim gibi bu zihniyetin eskisi yenisi yok, bunların dümenlerini ortaya çıkarmayı lütfen vazife edininiz, sakın yutmayınız yutturmayınız…


Yurtsever yurttaş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder