Arkadaşlar bunlar diğer
numaralarına paralel bu konuyu kaşımaya karar verdiler, çünkü Tele kulak işinde
fena enselendiler. Her kes uyanık olsun ve bu konuda ki oyununu bozmak için
hazırlansın. Dersim meselesini çatışma konularının arasına sokmaya çalışan hainler,
hala Alevi, soykırım, Zaza, Kürt, Türk konularını bir birine paçal edip
Aleviliği kışkırtıp kullanma gayreti içindeler, bu nasıl
bir sahtekarlıktır?
Bu mesele kesinlikle Alevi
meselesi değildir, bu tarz söylemler Türkiye'de iç çatışmalar yaratmaya çalışan
Emperyalist uşağı vatan hainlerinin söylemidir. Biz biliyoruz ki, Alevi
kardeşlerimiz Cumhuriyete zarar verecek işlerin içinde olmaz.
Bilindiği gibi, bu Dersim
ayaklanması meselesi Alevilerin konusu değildir, Osmanlı zamanı vergi vermeyen
ve bu bölgede acımasız hüküm sürdüren Aşiret Reislerinin çıkarlar için halkı
öne sürmesi ile ortaya çıkmıştır. Hal buyken, buna rağmen bu malum
çevreler neden devamlı Aleviler den bahsediyor?
Bu ayaklanma Alevi değil
Alevi Kürt daha doğrusu Zaza ayaklanmasıdır, niye tüm Alevilerin meselesi gibi
sunuluyor? Alevi konusu derindir, Oğuzların büyük bölümü de Alevidir, yani
ayaklanan Alevilerse, Oğuzlarda mı ayaklandı? O sırada Oğuz Türk ayaklanması mı
bastırıldı? Mustafa Kemal niye suçlanıyor? Ayrıca adı üstünde bu Cumhuriyetin
ve bir Ulusun oluşumu sarasındaki bir ayaklanma.
Üstelik o sırada Atatürkün
hasta olduğu ve Başbakanın Celal Bayar, Gn Kurmay Baş. Fevzi Çakmak olduğu da
her kesçe biliniyor, peki niye Atatürk suçlanıyor? Bunlar nasıl tezgahlar ve bu
nasıl bir sahtekârlıkdır? Ayrıca bu bölgedeki söz konusu halkın Zaza lar
olduğunu öğrendik, biz her zaman Zazaları da kardeş bilmişizdir. Bu gibi işler
yakışmaz kardeşliğe ve hatta insanlığa ayıptır ayıp, bu halkı biribirine
düşürmeyin. Bu gibi zıtlaşmalardaki sebepleri Osmanlının dağılması ile çıkar
kaygısına düşen baskı gruplarının liderlerinde aramak gerekir.
Aleviler, Aleviler
adamları bir Alevi aşkı sardı, senelerce Alevilerin elinden kahve içmeyen,
Alevinin içtiği bardağın kırılmasını halka empoze eden sahtekarları bir Alevi
sevgisi sardı, diğer iğrenç yalanları saymıyorum. Uzun süredir AKP’nin açılım
falan diye kucaklamaya çalıştığı Alevi meselesinin boyutları da belli oldu bu
arada. Burada söz konusu olan, açılımını yaptıkları Kürt Aleviler mi? Yoksa
Oğuz Türkleri olan Aleviler mi? Ayırıp parçaladıkları kesimlerden hangisini
daha severlermiş? Bunun cevabını versin birileri.
Bu sahtekârlar bu
numaraları uzun süredir tezgâhlıyor, herkes bunu böyle bilsin. Aleviler zaten
tartışmasız Türktür. Bence yine emperyalistlerin kavram karıştırma çabalarına
alet olanlar var. Bunlar olmasa kardeşlerimiz bu kışkırtmalara gelmez, inşallah
çıkar sağlama yoktur.
Kışkırtma çabaları açıkça
belli oluyor, hatta yandaş Medya kuruluşların da, bombardıman halinde toplumsal
patlama yaratmaya çalışıldığı gibi bir hava var ve bu suçtur. Ülkemizde uzun
süredir yaşananlar ortada, bir saldırı altında olduğumuz kesin. Arkadaşlar bu
kışkırtmayı kaşıyan malum Medya kuruluşlarına suç duyurusu yapalım. Kardeşlerim
acilen bu konuya eğilmek lazım, sahtekârların kafa karıştırmalarına engel
olalım!
Alevi kardeşlerime
sesleniyorum, her zaman söylediğim gibi, biz Alevi kardeşlerimizi bildiğimiz
çizgisinde görmek isteriz. Emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin ekmeğine yağ
sürecek çıkışlar, yıllardır sürdürülen birliğe kardeşliğe gölge düşürür. Bu
yaşadığımız olay Malum çevrelerin ekmeğine yağ sürecek bir seyir izlemektedir.
Biz Alevi kardeşlerimizi
her zaman Cumhuriyetin güvencesi olarak görmüşüzdür, bu işin dışındaki Alevi
canlar bu kışkırtmalara kendileri tepki versin. Alevi kardeşlerimiz bu oyuna düşmeyin,
bu oyunları siz bozun, bu bölgeyi yutmaya çalışan güçlere meydan
vermeyelim. Bu saldırı aslında CHP ye değil, Türkiye Cumhuriyetinedir.
Bize düşen, bu durumu Türkiye Cumhuriyetine karşı kullanan hainleri engellemek,
Toplumsal huzuru sağlamaktır
Dünyadaki yıkım, yağma ve
sömürünün boyutları ve sorumluları kabak gibi ortadadır. Nesillerimizin barış
içinde yaşaması ve Fikri Hür Vicdanı Hür gelişebilmesi için izlenmesi gereken
onurlu yol da bellidir. Şu yadsınamayacak bir gerçektir ki, huzurlu bir gelecek,
çıkarlarımızdan soyunup birlik olmamızla mümkündür. Artık kesin olarak
biliyoruz ki, bu özlenen gelecek, kanımızı emip ensemizde boza pişiren çıkarcı
ve sahtekâr monetaristlerin oyunlarını bozmadan gelmeyecektir...
Saygılarımla
Yurtsever Yurttaş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder